20 Kasım 2009 Cuma



Benim sabunla olan hikayem ise yaklaşık on yıl önce başladı. Feride bir gün sabun yapmak istediğini eğer ilgilenirsem birlikte yapabileceğimizi söyledi. Böylece sabun yapmaya karar verdik. Yöntem ise oldukça farklıydı. Soğuk sistem. Bunu öğrenebileceğimiz kaynak da tahmin edeceğiniz gibi batıdaydı. Amerika'dan kitap sipariş edildi ve bir süre sonra elimizdeydi.
Başlamamız ise yaklaşık beş yılımızı aldı. Bu süreçte hayat bizi olduğumuz noktadan farklı yönlere savursa da temelde kalplerimiz herzaman birlikte olduğundan zamanı geldiğinde ilk denemelere başladık.
Önce farklı asit düzeylerinde zeytinyağları ile yada farklı boya çeşitleriyle, koku çeşitleriyle derken kitaptaki uygulama yolunun kendimiz için nasıl olacağına da karar verdik.
Malzemeyi seçerken ticari kaygılardan önce kaliteyi ön plana çıkarmaya karar verdik. Zeytinyağımız sıfır asit sofralık zeytinyağı, kokular sertifikalı saf uçucu yağlar, renk ise bitkiler ne renk verirse yada doğal olduğuna yüzde yüz inandığımız ve yine bitkisel ürünler yada baharatlar oldu.
Renk konusu çok heyecan verici. Kostik kimyasal olarak baz bir ürün ve doğadaki her türlü organik yapı insan, bitki, hayvan ise asit olduğundan yakıcı bir etkisi var. Bu nedenle de tehlikeli. Bitkiler üzerindeki renk açısından etkisine gelince kırmızı bir nar gördüğünüzde aslında o kırmızı değil temel yapısı sarıdan karamel rengine doğru ilerliyor tabii bizim alanımızla ilgili olarak. Yani bütün bitkilerden ancak bu skaladaki renkleri elde edebiliyoruz. Anladık ki doğal yollardan mavi, kırmızı, mor gibi renkleri elde edemiyoruz. Bizim için sakıncası yok doğal olduğu müddetce...
Sistemi anlatmak gerekirse;
malzemeyi yani yağları ve suda eritilmiş kostiği (sodyum hidroksit) belli derecelerde bir araya getirmek. Bu yöntemde kaynatma olmadığı için soğuk sistem ancak malzeme soğuk değil. Hatta yağ ve kostik bir araya geldiğinde kimyasal olarak reaksiyona girdiğinden karışım o an ki sıcaklığından daha yüksek bir noktaya çıkıyor ve bu ısı sabunun oluşmasını sağlıyor.
Geleneksel yöntemden farklı olarak hemen kullanıma hazır değil. Üç hafta bekletilen yeni ürün ancak kullanıma hazır oluyor ama hala taze, sabun raflarda yeterince beklediğinde kullanımı daha da güzelleşiyor.
Bu sistemi gelenekseksel yöntemden ayıran diğer ve en önemli özellik, her malzemenin bir gram aralıklı terazi ile tek tek tartılarak doğru oranlarda karışımın sağlanması.
Uçucu yağların sabun içeriğinde varlık nedeni ise hoş koku vermesinin yanı sıra bu yağların harici kullanımlarındaki şifalı etkilerden yaralanmak.
Sabun üretimi oldukça keyifli, heyecanlı, insanda keşfetme heyecanı yaratan bir uğraş.
Feride ile olan serüvenimiz ise başka noktada. O sabun üretimini şimdilik sonlandırdı. Zaman zaman birlikte döküyoruz ama onun en heyecanlı uğraşı şu an birbuçuk yaşındaki kızı sevgili İDA.
Ben bu yolda yalnız yürümek zorundayım en azından bir süre daha. Birlikte üretmenin heyecanını paylaştığımız günleri, atölyemizi şiddetle özlüyorum. Umarım birgün bıraktığımız yerden devam edebiliriz.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder